Yiğitözü Köyü 2016 Ağustos

Posted on

Piri Ayçiçek abimizin çekimi

Trabzon’da bir dolandırıcılık hikayesi

Posted on Updated on

  Eminbey, bu sitede adından sıkça söz ettiren kişidir, zaman zaman ama şimdiye kadar hep “sustuğu”, en yakınlarına bile anlatmadığı, ama içten içe hep kendisini sömüren o “kullanılma” duygusunu bir kenara bırakıp,  sırf “etik” olmaz diye bugüne dek sustuğu ve anlatmadığı dolandırılmasının hikayesini anlatacak bana. Tabiî ki bende siz sevgili, saygıdeğer okurlarımıza bir “ibret vesikası” olsun babından aktaracağım. Önce biraz eminbey’den söz etmeliyim, nasıl biridir, bunu dolandıran o “arkadaş” bildiği ama hayatının en büyük darbesini yediği o insanlar, aslında bu Eminbey’in ,“iyiniyetini” nasıl istismar ettiler, onun hikayesini aktaracağım. Belki sizlerinde vardır o tür “arkadaş”ları, hani eminbey’in canı yandı, bari başkalarının başı yanmasın diye..



ozay_kucukertunc_1 ozay_kucukertunc

 Eminbey, işçi emeklisi bir insan. Ama cebinde taşıdığı bankaralara ait kredi kartlarının limitleri çok yüksek. Mesela sizler, yanı bu yazıyı okuyanlar olarak kaçınızın bir bankadan eski değerlerle 18 milyar, şimdiki değerle 18 bin liralık, bir diğer bankanın 6 bin 100 lira kredi kartı limitiniz var? İşte eminbey’in böylesi bir itibarı var bankalarda. Zaten o “arkadaş” bildiği insanların da umuru, zaten eminbey değilmiş, o kredi kartlarının limitleri imiş. Zaten Eminbey’in bunu anlaması da, o kredi kartlarındaki tüm limitlerin kullanılmasından sonra oluyor. Ama iş işten geçmiştir. Sonrası icralar, mahkemeler, hacizler vs.iki çocuğu var Eminbey’in, kızının düğünü olacak, oğlu üniversite öğrencisi ve “arkadaş” bildiği insanların acımasızca bir planına kurban ediliyor. Anlatıyor eminbey;
Bir sigara dağıtım şirketinde çalıştığı sırada tanıştık Mustafa Özay Küçükertunç ile.genel de Özay adını kullanıyor. O firmadan ayrıldıktan sonra ortağı  ile Özçaba adında kurdukları bir gıda toptancısı şirketin post cihazı ile yanıma geldi. ‘bir çekim var takasa düşecek, bana para lazım, varsa 7 milyar versen’ dedi. Param yok dedim, o zaman ‘kredi kartın var mı dedi’,  var dedim. Elinde post cihazı, yalvardı yakardı 7 milyar çekeyim, ‘iki gün sonra sana veririm’ diye yeminler etti, inandım. Verdim kartı. Hani dara düşmüştür, arkadaşımızdır, yalan söylemeyi de beceremem. Çekti bir güzel, slipini de bana verdi, gitti. Gidiş o gidiş oldu. Sonra telefonla aradım, ‘abi çek vardıya, senden çektiğim paraya da banka el koymuş, alamadım’ diye mazeret bildirdi. Yine yanıma geldi, yalvar yakar, o 7 milyar yerine 7 milyar daha karttan çekip, ona takla attırarak önceki çektiği 7 milyarı ödeyecek karta güya, ama o da gitti. Bu kez, ‘bizim elemanlar akşam saatlaeinde dönüyor abi, ben senin paranı elemanlar gelince gece yatırırım, sen bana kartların şifresini de ver, ben hallederim’dedi. Tamam dedik, orada teslim olduk.Meğer, adam bizim bankalardaki limitlere göz dikmiş ama hala anlamıyorum tabi”

 

 Bir başka gün bu kez Özay’ın ortağı  elinde…..…………yazının devamı için tıklayınız

Mart Kapıdan baktırır ya!

Posted on

Atasözleri boşa söylenmiş sözler değil elbette. Atasözümüz “Mart kapıdan baktırır, kazma kürek yaktırır” dedirtiyor tam da bu akşam işte. 29 Mart 2014 Trabzon’un Araklı ilçesine bağlı Yiğitözü mahallesindeyiz. Akşam saatlerin de başlayan fırtına, önce fındık dallarını kırıp yollara döküyor. Ardından hırsını alamıyor daha da şiddetleniyor rüzgar. Bizim Mereğin çatısındaki sac, belli ki bir yerinden çividen kurtuluyor, tempolu bir halde mereğin çatısını dövüyor. Bunu büyük odanın penceresinden dinliyorum.

Akşam yemeğimizi yatsıdan sonra yiyoruz, arka kapıya çıkıyorum, tek tük kar taneleri uçuşuyor. Anne ve babam İstanbul’dan daha dün gelmişlerdi, onlar giderken kar vardı, şimdi geldiler yine kar geldi. Kapıdan dönünce “kar yağıyor, tipi şeklin de “dedim. Annem güldü, babam “hemi hemi” dedi. Mutlu mu oldular, mutsuz mu anlayamadım! Fındıklar yaprak açmış, meyveler meyveye durmuş, yaz geldi derken kar gelmiş, nasıl bir duygudur! Kalkıp karşıya geçtik, biraz daha sıklaşmıştı tipi şeklindeki kar yağışı.Biraz daha oturunca saatler 23.30’a gelmişti ki kalktık, arabanın ön camında biriken kar, tam da sileceğin kaldırabileceği en son ağırlıkta, cam kapanmış, üzerinde 3 santim kar var. Mahalleden inerken bir fotoğraf çekip, 29 Mart 2014’te yağan bu karı, bizim gurbetçilere anlatalım dedik. Ben kar yüzünden secde edercesine yerlere eğilmiş fındık dallarının fotoğrafını çekmeye çalışırken, mahallenin dolmuşu Mehmet Hacıhamzaoğlu’da eve yeni dönüyordu. Ne de olsa bir 29 mart anısı diyerek ona da pek belli olmasa da bir kare fotoğraf çekebildik.

Diye boşa söylememiş atalarımız. 29 Mart 2014 gece saat 23.30 ve Trabzon'un Araklı ilçesi, Yiğitözü mahallesi'nde kar yağıyor
Diye boşa söylememiş atalarımız. 29 Mart 2014 gece saat 23.30 ve Trabzon’un Araklı ilçesi, Yiğitözü mahallesi’nde kar yağıyor

OLYMPUS DIGITAL CAMERA

OLYMPUS DIGITAL CAMERA

OLYMPUS DIGITAL CAMERA

OLYMPUS DIGITAL CAMERA

OLYMPUS DIGITAL CAMERA

OLYMPUS DIGITAL CAMERA

OLYMPUS DIGITAL CAMERA

OLYMPUS DIGITAL CAMERA

OLYMPUS DIGITAL CAMERA